Pek teknolojik Hephaistos kulübesinde oturmuş müzik dinliyordum. Aslında benim de tığkı diğer melezler gibi eğitim almam gerekiyordu. Ama eğitim almam için bir sebep yoktu. Ben zaten onları en iyi şekilde biliyordum. ama böyle boş boş oturmam da milletin dikkatini çekiyordu. O yüzden ne kadar sıkılsam da bunları yapıyordum. Muzik dinlerken aklıma Kardeşlerimin bahsettiği Long İSland kıyısı geldi. Gidip bir ziyaret edicektim. Lupa nerede ne var ne yok öğrenmemi istemişti. O yüzden her yeri inceliyordum. Özelliklede güçlü melezleri. Hatta onların zayıf noktasını bile tespit etmeye başlamıştım. Yatağımdan kalktım. Üstüme bulduğum bir kıyafeti geçirdim ve kulübeden dışarı çıktım. Nerede olduğunu sanırsam kestirmiştim. Doğudaydı. Oraya doğru yürümeye başladım. Bu sırada aşık olduğum kızı -Zellana'yı- düşünüyordum. Aslında düşünmeme gerek yoktu hiç aklımda çıkmıyordu. Bir şarkı mırıldana mırıldana long island'a geldim. Etrafı gezmeye,nerede ne var görmeye çalıştım. 15 - 20 dakika gezindikten sonra yoruldum ve göle karşı oturdum. Ay göle yansıyordu. Kendimi evimden uzak '' gurbette'' gibi hissediyordum. Burada olmaktan pek memnun değildim. açıkcası. Herkes çok sıcak kanlıydı ve beni çok iyi karşılamışlardı ama ben kendimi buraya ait hissetmiyordum. Lupa'ya beni buraya gönderdiği için hem kızıyordum hem de ona çok teşekkür ediyordum. O olmasa Zellana ile tanışamazdım. Ben bunları düşünürken aniden yanımda biri belirdi. '' Oturabilirmiyim ?'' diye sordu. Bu Merkürdü. En azından ben onu öyle tanıyordum. Ama Romadaki halinden çok daha farklıydı . Çok farklı değil hiç benzemiyordu. '' Cık cık cık. Buralarda bana '' Merkür'2 diye hitap etmessen iyi olur. Beb Hermes. Yolcuların Tanrısı.'' Şaşkın şaşkın ona bakıyordum. Romada tanrılar bizim ile çok fazla konuşmazlardı. Hatta hiç konuşmazlardı. Ben hala şaşkınken Hermes '' Vectum çocuğu. Lupa'dan sana bir mektup '' dedi ve bir mektup uzattı. Bu daha da garbime gitti. Bir Tanrı bana mektup getirmişti. Romada imkansız bir şeydi bu. '' Yunan hallerimiz o kadar da gaddar değildir.'' dedi. Soracak çok sorum vardı ama gitmem gereken bir yer var. Zamanı gelince yine görüşeceğiz VEctum oğlu. Kendini geliştirmeye bak. '' dedi ve kayboldu. Kafamda yüzlerce soru ile kampa dönmeye başladım