Kampa daha yeni gelmiştim, yaptığım sayılı iş vardı, biri de pegasusum Despinayı edinmemdi. Bunun üzerine elbette bir şeyler eklemem gerekiyordu, ben sadece onun suratını görmüş ve adını koymuştum. Ama bugün Kathe'nin elinde melez kampını tanıtan kağıdıyla yine ortalarda belirmesi ve bütün kulübeye bunları dağıtıp hepimizin etkinliklere katılmasını rica etmesi üzerine ben de bana en uygun olan etkinliği el yordamıyla belirlemiştim. Bugün Pegasus Binicilik Sınıfı'na gidecektim. Üzerime her zamankinden turuncu t-shirtü giydim ve dersliğe doğru ilerlemeye başladım. Derslikten içeri kafamı uzattım, üç kız gülüşerek konuşuyorlardı. Birinin üvey kardeşim Rose olduğunu biliyordum fakat diğerlerini hiç tanımıyordum. "Selam, ben derse gelmiştim de." dedim üç kızdan birisinin benimle ilgileneceğini umut ederek.