Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 KabukSUZ

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Ravelo Carter
Athena'nın Çocuğu
Athena'nın Çocuğu
Ravelo Carter


Mesaj Sayısı : 141
Kayıt tarihi : 27/03/11

KabukSUZ Empty
MesajKonu: KabukSUZ   KabukSUZ Icon_minitimePtsi Nis. 11, 2011 7:54 pm

Kamp her geçen gün daha iyiye gidiyordu. Derslerimi almaya başlamıştım. Bu sabah da uyandığımda heyecanlı bir günün beni bekliyor olacağını şimdiden tahmin etmiştim. İçimde böyle bir his vardı. Üstüme bir şeyler giydikten sonra kahvaltımı yaptım. Daha kardeşlerim uyanmamıştı. Yanıma bütün silahlarımı da aldım. Kamp Meydanı'na doğru yürümeye başladım. Arkamdan Fenix bana seslendi: ''Hey dostum! Nereye gidiyorsun?'' Fenix de erken uyanmıştı demek. ''Bugün heyecanlı bir şeyler yapmak istiyorum ama ne olduğu konusunda bir fikrim yok.'' ''Bak ne diyeceğim, Prokrustes'un kellesini uçurmaya ne dersin?'' Kulağa çok süpersonik geliyordu. ''Tam benim tarzım dostum. Kabuklunun Su Yatakları bilmemnesine gideceğiz değil mi?'' ''Evet oraya, yani Los Angeles'a.'' ''Tamam 20 dk. sonra pegasus ahırlarının orda buluşalım. Sonra da şu kabukluyu yer altına göndeririz.'' ''Tamamdır.'' Ve kulübeye doğru koştum. İçeri sessizce girip gerekli olan her şeyi -hatta biraz da ıvır-zıvır- aldım. Tam takım p egasus ahırlarına doğru gidiyordum. Fenix benden biraz daha önce gelmişti. Artık içeriye girmeme gerek yoktu. ''Vişneli Drajee!'' diye bağırdım, Fenix şaşırmıştı. ''Ahbap sen kafayı mı yedin?'' O sırada Vega yanıma geldi. Fenix ne yaptığımı anladı ve kendi pegasusunu çağırdı. Pegasuslarımıza bindiğimiz gibi Los Angeles'e doğru yol aldık. Yüksekten uçuyorduk. Konuşmaya başladık. ''Prokrustes'u öldürmek nerden aklına geldi?'' Fenix keyiflenmişti. ''Bilmem. İçimden bir kaç canavar öldürmek geliyor.'' ''Günün heyecanlı geçeceğini baştan biliyordum zaten.'' ''Ah yapma, Prokrustes gibi bir az beyinli bize bir şey yapamaz, çok kısa sürecek. Aslında Kheiron'dan izin alsaydık daha iyi olurdu. Kampa geri döndüğümüzde tepkisi ne olacak acaba?'' ''Bunu daha sonra düşünürüz, bak geldik'' ve Kabuklu'nun Su Yatakları Mağazasını gösterdim. Hemen alçaldık. Pegasuslarımızın ikisi de görünürden kayboldular ama ikisinin de fazla uzaklaşmadığından emindik. ''Şimdi, pat diye içeri girip, ''Hey dostum eller havaya yoksa kafanı uçururum'' demeyeceğiz heralde?'' Fenix bana şaşkın şaşkın baktı. ''Niye olmasın ki? Ben tam olarak bunu planlıyordum.'' ''İşe heyecan katmak lazım ahbap, ayrıca formalitelere uymak gerek.'' ''Formalitelerin canı cehenneme! Neyse, senin dediğini yapalım'' Ve normal müşteriler gibi içeri girdik.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Fenix Blume
Apollon'un Çocuğu/Okçuluk Eğitmeni
Apollon'un Çocuğu/Okçuluk Eğitmeni
Fenix Blume


Mesaj Sayısı : 491
Kayıt tarihi : 25/03/11

KabukSUZ Empty
MesajKonu: Geri: KabukSUZ   KabukSUZ Icon_minitimeSalı Nis. 12, 2011 2:15 am

Kampa iyice alışıyordum. Sabah kalktıktan sonra hemen kahvaltımı yaptım.Ravelo’yu gördüğümde “Hey dostum! Nereye gidiyorsun?” diye seslendim. “Bugün heyecanlı bir şeyler yapmak istiyorum ama ne olduğu konusunda bir fikrim yok.” “Bak ne diyeceğim, Prokreteus'un kellesini uçurmaya ne dersin?” Ravelo bu fikri beğenmiş olacak ki “Tam benim tarzım dostum. Kabuklunun Su Yatakları bilmemnesine gideceğiz değil mi?” “Evet oraya, yani Los Angeles'a.” “Tamam 20 dk. sonra pegasus ahırlarının orda buluşalım. Sonra da şu kabukluyu yer altına göndeririz.” ”Tamamdır.” dedim ve kulübeme doğru koştum. Kazeshini’yi, Shuusui’mi aldım. Ne olur ne olmaz diye üstümdekini çıkarıp babamın verdiği zırhı giydim ve tekrar üstüme gömleğimi giydim. Artık savaş için hazırdım. Koşturarak pegasus ahırlarına gittim ve Ravelo ile buluştum. Hyoruinmaru’yu çağırdıktan sonra bir kolalı jelibon verdim ve “Los Angeles’a dostum.” diyerek sırtına atladım. Los Angeles’a doğru son hız uçuyorduk. Biraz konuştuktan sonra Ravelo “Bak geldik.” Diyerek Kabuklu'nun Su Yatakları Mağazasını gösterdi. Hemen alçaldık. Pegasuslarımız yanlarımızdan ayrıldı ve Ravelo “Şimdi, pat diye içeri girip, ''Hey dostum eller havaya yoksa kafanı uçururum'' demeyeceğiz heralde?” ona şaşkın şaşkın bakarak “Niye olmasın ki? Ben tam olarak bunu planlıyordum.” “İşe heyecan katmak lazım ahbap, ayrıca formalitelere uymak gerek.” “Formalitelerin canı cehenneme! Neyse, senin dediğini yapalım” dedim ve müşteri kılığında içeri girdik. Yaratık bizim Melez olduğumuzu anlamadan onu öldürmeliydik. Bu biraz zor olacaktı ama ölmeden biraz öğrence öğrense de olurdu. Bizi gördüğüne sevinerek “Hoş geldiniz baylar. Nasıl bir yatak bakmıştınız?” diye sordu. Ben “Şöyle sarı bir şeyler olursa sevinirim. Rahat da olmalı tabii.” Ravelo araya girdi “Hey yeşil olsa olmaz mı?” diye sordu “Sarı her zaman daha iyidir dostum.” “Yeşil!” “Sarı!” diye tartışırken Prokreteus araya girip “Yeşil hemen şurada. Bay…” “Ravelo” “Evet Bay Ravelo şu yatağa yatsın biz de sarı yatak bakarız ne dersiniz?” Bu fikri beğenmiş gibiydik. Ravelo da onaylarcasına kafasını salladıktan sonra yatağa oturdu. Prokreteus “Rahatınıza bakın bay Ravelo” diyerek beni omzumdan tuttu ve ileri doğru götürdü. Prokreteus yapılı, güçlü biriydi. Ravelo’ya göz kırptıktan sonra Prokreteus ile gittim. Sarı bir yatağı gösterdikten sonra “İsterseniz oturun bay?” “Fenix.” “Bay Fenix.”. Dediğini yaptım ve yatağa oturdum. Bir süre sonra “Çok rahatmış! Siz de gelsenize yanıma” dedim ve Prokreteus da yanıma oturdu. Bir süre oturduktan sonra boğazından tutarak yatağa yapıştırdım. Hemen kalktı ve “Siz de kimsiniz?!” diye haykırdı. “Apollon çocuğuyum memnun oldum.” dedim ve Prokreteus saldırıya geçti. Ortamı ışık kapladı. Bu ışık zırhımdan geliyordu yani babamın hediyesinden. Üstümdeki yırtılmıştı ve artık daha fazla ışık çıkıyordu. Zırhımdan iki tane güneş ışını çıkardım ve Prokreteus’u duvara yapıştırdım. Hemen koştum kılıcımı kınından çıkardım ve midesinden ağzına kadar yardım. Yaratık toz olurken Ravelo gelip “Hey bütün eğlenceyi sen aldın!” “Üzgünüm dostum daha fazla dayanamadım bir dahaki sefere sana bırakırım oldu mu?” Ravelo pek de inanmış bir şekilde olmasa da “İyi. Hadi kampa geri dönelim.” dedi ve dışarı çıktıktan sonra pegasuslarımızı çağırım kampa geri döndük.

~RP Bitmiştir~
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
KabukSUZ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Kamp Dışı :: Los Angeles :: Kabuklu'nun Su Yatakları Mağazası-
Buraya geçin: