4. dersdeydik o ders Bayan Fantasia'nın dersindeydik Bayan Fantasia fen öğretmenimizdi.Sıra arkadaşım Elpida ile konuşuyorduk ki Bayan Fantasia bize sinirle bağırdı.İkimiz birden irkildik sinirli adımlarla yanımıza geldi Bayan Fantasia okulun en agresif öğretmenidir o sinirliyken öküz ve boğa karışımı bir tavır sergiliyordu.Bütün şanssızlıklar beni buluryordu ki benim sınıf öğretmenimdi.Yanımıza vardığında bize hışımla "éxpynos sotira ve Elpida Symfono bu kaçıncı oldu Disiplineé"diye bağırdı.kolumuzdan öyle güçlü çektiki kolum kopacak sandım sınıfa aynı sinirli sesle "Sessiz olun!"diye bağırdı.O an içimden bir ses "éxpynos sakın oraya gitme."diyordu ama Bayan Fantasia bizi çok sıkı tutmuştu.Müdürün odasına vardığımızda disiplin kurulu hazır bekliyordu sanki önceden planlamışlardı.Müdür yılan gibi bir sesle "Hosssgeldinisssss."dedi.Korkmuştuk sonra disiplin kurulu öğretmenleri(Bayan Fantasia dahil) belden aşağısı yılan oldu.Elpida bana yüksek bir sesle "Kaçççç!"diye bağırdı ama nafile yılan adam ve kadınlar etrafımızı sarmışlardı bile.Hepsi tıslıyordu.Müdür kılıcını çekti nefessiz kalmıştım sanki Bayan Fantasia "Onu öldüremeyisss sahibemisss oonları canlı istiyorsss."dedi.Müdür oflayarak kılıcını kınına soktu.Ben endişeli bir ifadeyle "Ne sahibesi, ne canlısı ben esirmiyim?"diye bağırdım.Matematik öğretmenim gülerek evet manasınında başını salladı.
Son hatırladım şey türkçe öğretmenimin bize çuvalla ilerleyişiydi.Uyandığımda Bayan Fantasia gibi onlarcasının olduğu bir mağradaydım.İleride ise uyuyan topraktan bir kadın yaratık vardı ama diğerlerine benzemiyordu.Sanırım sahibe dedikleri bu olcaktıki altın işlemeli bir yatakta yatıyordu.Kafam bulanmıştı sadece konuştuklarını görüyorum ama duyamıyordum soluma baktığımda ise Elpida baygın ve belden aşağısı keçi olmuş bir şekilde yerde yatıyordu.Sonra içimden bir ses "Kalk."diyordu.Kalkmaya çalıştım ama yapamadan yere düştüm sanırım bayılmıştım.
Uyandığımda bir zindandaydık eli mızraklı iki yılan bekçi vardı onlar ise zindanın en sonundalardı kimsenin bizi duymuyacağını anlayana kadar içeri süzdüm sonra Elpida'ya "Hey dostum biz neredeyiz ne sahibesi ne yılanı sen keçi olmuşsun bu rüyamı cevap versene."diye bağırdım.Elpida sesini tazeleyerek sakin bir şekilde "Bak éxpynos senin baban bir yunan mitolojisi tanrısı hani sana sürekli öğretmeye çalıştığım mitoloji var ya işte o bunlarda babanın dedesinin annesinin hizmetkarları ve sanırım bizi öldürücekler."dedi.Şaşırmıştım onca yıldır görmediğim babam bir ölümsüzmüydü sonra kendimi toplamaya çalışarak "Eee şimdi ne olacak?"dedim.Elpida biraz düşündükten sonra "Aha buldum."diye heyecanla konuştu ve su birikintisine doğru yavaşça ilerledi yavaşça çünkü muhafızların bizi duymasından endişeleniyordu.Su birinkintisine cebinden çıkardığı bir altın para attı ve "Ey gökkuşağı tanrıçası İris bize melez kampından Kherion'u göster."dedi."O kim?"dedim.Elpida telaşla "Sentor kampın eğitmeni."dedi ve görüntüde oluşan sentorla bilmediğim bir dilde konuşmaya başladı ama yavaş yavaş anlıyordum yerimizi tarif ediyordu ve yardım istiyordu.Sonra görüntü kayboldu ve bana dönerek "Biraz dinlen yorucu bir gün olacak."dedi.Uyumaya başladım.
Savaş naralarıyla uyandım ve ardından metallerin çarpışma sesleri geldi.Elpida'ya ne oluyor mansında bir bakış attım.Oda sevinçli bir şekilde "Kurtuluyoruz."dedi.Çok geçmeden yanımıza bir çocuk geldi ve gelin derecesinde elini salladı.Dışarı çıktığımızda resmen bir savaş vardı.Dışarı çıktığımızda sentorlar bizi bekliyordu.Üzerlerine bindik ve hızla koşmaya başladılar.Sonra melez kampı denen yere geldik.Kherion yüzüne yerleşmiş bir gülümsemeyle "éxpynos storia Melez Kampı'na Hoşgeldin."dedi.Ve bana bir gözlük uzattı ve "Camını kır."dedi.Camını tereddütle kırdım ve ateş saçan bir kılıç oldu sonra korkarak "Bunu nasıl eski haline getirecem?"dedim.Kherion gülümseyerek "Aklından gözlük resmi geçir."dedi.Bende dediğini yaptım ve gözlük oldu bende gözlüğü kabına ardından da cebime koydum.