''Ne?? Yon sen eğitmen misin??'' dedi tanıdık bir ses. Eğitmenliğe kamptaki işlerin yoğun olması nedeniyle yetişemiyordum bu nedenle ok teknikleri sınıfı boş olabiliyordu. Ama en yakın zamanda bana yardımcı gelecekti ve o yardımcım bana her türlü konuda yardımcı olabilirdi en azından böyle umardım.
"Vay, Mia sonunda öğrencim olma şerefine kavuşacaksın. Okçuluk için geldin değil mi?" dedim. Onu gıcık edeceğimi biliyordum ve buna bayılıyordum. Ama bir eğitmen kadar ciddi olacağıma söz verdim içimden. Bu sözü ne kadar tutacaktım bilmiyordum ama sanırım bir süre idare ederdi.
"Ne sandın şapşal hedefleri izlemeye geldiğimi mi sanıyorsun ?" diyerek tersledi beni. Fazla umursamadım çünkü hep yapıyordu. Onun daha önce babamdan bir şeyler öğrendiğini biliyordum en son teknikleri öğretmek zor olmayacaktı. "Ee bunu geçelim.. Daha önce eğitim aldığını biliyorum. Babam seni hangi seviyede bırakmıştı oradan devam edelim" dedim.