Nyks çocuğu olduğumu öğrendiğim de geceydi.Saat geceyarısını geçmişti.Ertesi sabah koşa koşa Kheiron'a gittim.Ona Nyks çocuğu olduğumu söylediğimde şaşırdı.Doğrusunu söylemek gerekirse ben hiç şaşırmadım.Kheiron bana toparlanıp Nyks kulübesine gitmemi söyledi.Toparlanır toparlanmaz Nyks kulübesine doğru yürümeye başladım.Yürürken yeni kardeşlerimin benden hoşlanıp hoşlanmayacağı hakkında fikir sahibi olmaya çalışıyordum.Aniden iki mankafa yolumu kesti.
'Ne var?'dediğimde beni kaptıkları gibi tuvalete doğru sürüklemeye başladılar.
'Ne mi var?Meşhur karşılama törenimizi kaçırdın.'dediğinde anladım ki bunlar benim kafamı tuvalete sokmaya çalışacaklardı.Her okuldaki kabadayının yapacağını yani(bir şey sorabilir miyim?Hiç başka bir numarası olan bir kabadayı ile tanıştınız mı?).Bunu anlar anlamaz beni tutan mankafanın elini ısırdım.Ağızıma kan tadı gelmişti.Beni bıraktıklarında her zaman yaptığım şeyi yaptım.Küfrettim.Ama o her zaman kullandığım hafif küfürleri (aptal, salak, mankafa...) değil, bildiğim ağır küfürlerin (buraya yazsam tanrıça Athena beni kamptan kovar) yarısını (ki 1-2 tane biliyorum) kullandım.Dondular kaldılar.Eski, lafını esirgemeyen, ağzına geleni söyleyen Aria geri dönmüştü.Kulübenin kapısına vardığımda eskisi gibi vurdumduymazdım.Kapıyı açtığımda o küfürbaz halim gitmiş, yerini yanlızca evimde hissettiğim türde bir rahatlığa bırakmıştı.Buraya bayılmıştım.Yanıma 17 yaşlarında bir kız geldi.
'Selam.Ben Katherina ama bana kısaca Kat diyebilirsin.'
'Ben de Aria.'
'Sen yeni kardeşimiz olmalısın.' dedi sonra bana dikkatlice baktı'Ağızının kenarında kan var.Dudağın mı kanıyor yoksa annenin seni sahiplendiği gün kavgamı ettin?'
'Şeyyyy, biraz kavga etmiş gibi birşey oldu.' dedim utanarak.
'Sen git yerleş istersen'dedi ve uzaklaştı.
İlk günüm böyle başladı ve devam etti.