Kampa geleli sadece 1 gün olmuştu ama kendimi çok yalnız hissediyordum.Kulübemde yalnızdım ve bir dostaihtiyacım vardı.Kahvaltıdan sonra yeni kişilerle tanışmayı denedim ama başarısız oldum.Ama o kişilerden biri bana bir pegasus edinmemi önerdi.Bende ona pegasus ahırlarının yerini sordum ve bana cevap verdiğinde hemen pegasus ahırlarına doğru yol aldım.
Pegasus ahırlarına girdiğimde önümde hemen bir pegasus gördüm.Pegasusun tüyleri bembeyazdı ama kanatları mordu.İşte bir Dionysos çocuğuna böyle bir pegasus yakışır.Hemen pegasusuma isim bulmayı denedim.Şarapçı hayır iyi değil.Ya da Pırıltı.Hayır bu hiç iyi değil.Neredeyse 15 dakika sonra ona yakışacak ismi buldum.Mor leke..Evet benim
pegasusumun ismi Mor Leke olacaktı..Mor leke’ye sarıldım.Normalde atlar küp şeker severdi.Acaba bu pegasuslar içinde geçerli miydi?Bunu sadece deneyerek öğrenebilirdim.Cebimdeki küp şekerleri çıkardım ve Mor leke’ye verdim.Mor leke’yi
hemen sevmiştim.Galiba o da beni sevmişti..
Artık biliyordum ki yeni bir dostum ,bir pegasusum vardı.Mor leke’yle çok eğlenceli maceralara atılacağımı hissediyordum.