Aklıma yeni gelen bir fikrim vardı. Muhteşem bir Pençe yapacaktım. Destansı olacaktı ve gücü muazzem seviyede olacaktı. Aklımda onu hayal ediyordum ve heyecandan havalara uçuyordum. Sonunda Demir Ocağı kapısına gelmiştim. Bu şaheseri yapmak için ilk adımımı atmıştım. Gücüm ile alakalı olursa daha güçlü olabilecektim. Benim hayal ettiğim şey bir çeşit tek el kalkan ve tek el pençe idi. Pençem için Elmas gerekiyordu. Elmas kolay bulunacak birşeydi. Neredeyse her yerden bir Elmas yatağı vardı ve ben bundan devamlı yararlanabilirdim. Hızla sağa sola baktım. Elinde sonunda ocağın birinde bir Elmas parçası veya öyle birşey olabilirdi. Hızla ocakları gezmeye başladım. Fazla uzun sürmemişti ki bir ocağın yanında büyükçe elmas vardı. Kilo halinde idi sanırım. 3-4 çuvalı da sırtıma attığım gibi ocağımın başına geçtim. Tutacağını elime bağlı yapacaktım. Yeni maddemi ve elması birleştirerek yapacaktım bunu. Saldırı yerleri de hem elmas, hem de bu kırılmaz maddeden olacağı için kırılmayacaktı da. Yeni madde tutacağı yapıştırıcı ile kaplayacaktı ve bu yüzden keskin yeri de düşmeyecekti. Hızla 1 sıra yeni maddemden, 1 sıra da elmastan gitmeye başladım. Küçük olduğu için söz ettiğim sıralar o kadar büyük değildi. 2-3 santimetre idi bu bahsettiğim sıralar. Keskin yerini de hızla yapmaya başladım. Pek uzun sürmeyecek bir işti bu. Pençe, hançer ve kısa kılıç yapmak kadar kolay birşey yoktu hayatta. Hızla elime aldım. Bir deneme yapmadan olmazdı. Aldığım elmasları üst üste dizdim. Yavaşça öne atacakken birden alev ile kaplandı ve hızlanmaya başladı. Yavaş saldırım hızlanmıştı. Güçlü ve hızlı idi. Pek şaşırmamıştım bu işe. Son zamanlarda ateş ile ilgili yeteneklerimin de bir anda çıktığı aklıma gelmişti. Onun yanında bir hiçti bu. Hızla kulübeme ilerlemeye başladım. Artık bunlar sıradışı şeyler değildi ve modası geçmişti. Hala yeni bir melez gücünü keşfediyor ve heyecanlanıyorsa, o bir inek sayılıyordu. Bundan sonra da şaşırmayacağım kesindi. Kulübeme gitme fikrim değişmişti. Biraz daha işlersem daha iyi olurdu. Biraz daha saldırı yerlerini büyülttüm. Birden siyah yeni maddem, beyaz rengini aldı. Bir tür değişim olabilirdi bu. Buna heyecanlanmam mümkündü. Hem yeni bir madde, hem de yeni bir özellik. Keşfetmek için can atıyordum. Hızla Kamp Meydanı'na doğru koşmaya başladım. Çünkü oradan Thalia Ağacı'na gidecektim.
Konu: Elmas Pençe 
C.tesi Ocak 08, 2011 7:37 am