Suikastçiler kardeşliğe giriş

Zeus yumruğuna tırmanmış ve yemini üzerine edilecek kitabı yanımda getirmiştim. Bugün aramıza katacağımız melez bir Athena kızıydı. Cole çok heyecanlıydı çünkü artık bir kardeşiylede olsa grubumuzda olan bitenleri tartışabilecekti. Diğer yandan Danniel kaskatı durmuş töreni bekliyordu... onun için bu normaldi. Mike kenarda yeni üyemize vereceğimiz silahların son bakımını yapıyordu. Diğerleri ise benim yanımda sıra olmuş bekliyorlardı. Birkaç dakika bekledikten sonra Athena kızı geldi. Ona döndüm

-Tören Zeus yumruğunun tepesinde olacak.

Ne yaptığımın bilincindeydim. Bu klübe girmek, annemle tanışmak kadar önemli olmuştu benim için. Klübemden çıktığım anda koşasım gelmişti. Ne kadar gecikirsem o kadar duygularımı gizleyebilirdim. Yemin töreni Zeus yumruğunda olacaktı.

Oraya vardığımda beni beklediklerini gördüm. "Tören Zeus yumruğunda olacak."

Bunu zaten biliyordum. "Pekala." dedim. Sesim tiz fakat sert çıkmıştı. Şu erkekler-kadınlardan-güçlüdür felsefesini yıkmak isteyenlerin arasındaydım. Cole 'a sırıttım.

Zeus yumruğuna gittiğimizde derin bir iç çekmiştim.

Sonuçta, bundan sonra kardeşlerimden sonra en yakın olarak onları sayacaktım. Suikaste olan merakım beni bunlara sürüklemişti. "Başlayalım." dedim güçlü bir fısıltıyla. Edward 'ın yüzünde ciddi bir ifade belirmişti.

Cole , Marry'in yanına geçti ve elini uzattı. Marry , Cole'un elini tuttu. Cole onu törenin yapılacağı noktaya yaklaştırdı. O anda diğer adamlar meşaleleri yaktı. Marry yanıma vardı. Yüzüne baktım ve şöyle dedim.

-Kardeşliğimiz kuralı bu sözcüklerden geçer.

Yanımdaki kitabı aldım ve elini üstüne koymasını işaret ettim. Elini kaldırdı ve üstüne koydu... eli biraz titriyordu sanırım çok heyecanlıydı...

-Biz karanlığın içinde çalışırız... Işığa hizmet etmek için...Hiçbirşey doğru değildir... Herşeyde bir sorun vardır... Biz ölüme saygılıyızdır... Her öldürdüğümüzde bunun için ''huzur içinde uyu'' deriz...
Biraz bekledim ve yüzünün önünde kardeşlik işaretini yaptım.

-Kökenimiz Acre'den gelir... buradan İtalya'ya...oradan Roma'ya ve bütün dünyaya yayılmıştır...Şimdi söyleyeceğim sözcüğü italyanca söylememin nedeni budur... Benimle tekrarla

-Noi Assasino

Benimle birlikte herkez tekrarladı

-NOİ ASSASİNO

Edward 'ın yanında hafifçe bastıran titrememe engel olamıyordum. Tek istediğim yanlış bir harekette bulunmamaktı.

"Kardeşliğiz kuralı bu sözcüklerden geçer." dedi Edward. Ona biraz daha yaklaştım.
Elimi kitabın üstüne koydum. Titrememi fark etmişti Edward.

"Biz karanlığın içinde çalışırız... Işığa hizmet etmek için...Hiçbirşey doğru değildir... Herşeyde bir sorun vardır... Biz ölüme saygılıyızdır... Her öldürdüğümüzde bunun için ''huzur içinde uyu'' deriz..."

Sözler garip bir şekilde anlamlı gelmişti bana. Ya da öyle düşünmek istediğim içindi. O durduğunda gözlerinin içine baktım. Bana kardeşlik işaretini yaptı.

"Kökenimiz Acre'den gelir... buradan İtalya'ya...oradan Roma'ya ve bütün dünyaya yayılmıştır...Şimdi söyleyeceğim sözcüğü italyanca söylememin nedeni budur... Benimle tekrarla..." dedi "Noi Assasino"

Onunla birlikte sadece ben değil herkes tekrarlamıştı. "Noi Assasino"

Sözlerden sonra yine de hareket edememiştim. Ne olur ne olmaz. Törenin bitip bitmediğinden emindim.

Tören bitmişti...yani yemin kısmı bitmişti. Elimi ona uzattım

-Şimdi ilk atlayışını yapma zamanı dedim gülümseyerek

Bana anlamamış gibi baktı. Arkamı döndüm ve Cole'a kafamı sallayıp işareti verdim. Cole kardeşine güven verici bir gülümseme verdi ve Zeus yumruğunun tepesine sabitlemiş olduğumuz tahtaların üstüne çıktı. Arkasını döndü ve kafasını havaya kaldırdı ve derin bir nefes aldı... Daha sonra aşağıya derin sulara atladı.
Bir an Marry'in şaşırdığını ve gözlerinin büyüdüğünü gördüm...sanırım korkmuştu.

-Korkma bu yeminin bir parçası...izle dedim yine gülümseyerek

Arkamı döndüm ve bu sefer Felix'e kafamı salladım. Sırıttı ve koşarak aşağıdaki sulara atladı. Hemen arkamı döndüm

-Senin sıran dedim güven verici bir gülümsemeyle

"Şimdi ilk atlayışının sırası." dedi. Olduğum yerde kala kalmıştım. Atlayış ?

Durumumu anlayan Edward güldü ve Cole 'a işaret verdi. Cole, tepedeki tahtalardan atlayınca ürperdim. "Korkma." dedi Edward güven verici bir ses tonuyla. "Bu yemin töreninin bir parçası, izle."

Edward arkasını döndü ve oradan birisine başını salladı. Felix ?

Hızlı hızlı koşarak derin sulara atlayan Felix 'in biraz önce atladığı yere kilitlenmişti gözlerim.

"Senin sıran." dedi gülümseyen Edward.

Yavaş adımlarla tahtalara ilerledim. Derin bir nefes almıştım temiz havadan. Aşağı bakamıyordum bile. Nefesimi tuttum.

Nefesimi bıraktığımda çoktan derin sulara girmiştim bile.