Olimpos Rpg
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Olimpos Rpg

Percy Jackson ve Olimposlular ile Olimpos Kahramanları serilerinden esinlenilerek oluşturulmuş, zirvedeki rpg forum sitesi.
 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Jenny'nin Şeytani Planı

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Stella Fabiano
Hades'in Çocuğu
Hades'in Çocuğu
Stella Fabiano


Mesaj Sayısı : 915
Kayıt tarihi : 20/08/10

Jenny'nin Şeytani Planı Empty
MesajKonu: Jenny'nin Şeytani Planı   Jenny'nin Şeytani Planı Icon_minitimeSalı Ağus. 24, 2010 11:17 pm

Lucy veRose'u gönderdikten sonra etrafa korkunun hakim olduğunu fark ettim. Birisi bir şeylerden korkuyor, ama yine de yapmaya kararlı görünüyordu. Bu kişinin Kronos için çalışmaya karar veren Jenny olmaması için babama dua ettim. Eğer Jenny Kronos'un tarafına katılırsa Zeus onu asla affetmezdi.

Babamın sarayına girdiğimizde karşımıza iki tane sevimli(!) cehennem tazısı çıktı. Oyun oynamak istiyor, Nico ve beni yalayıp duruyorlardı. Luke'u bir ölü olduğu için dikkate almıyorlar, ama Jenny'yi yemek istediklerini açık açık belli ediyorlardı.

"Korkma, biz yanında olduğumuz sürece sana zarar vermezler" dedim Jenny'ye.

"Geri çekilin bakalım, hanımefendiyi korkutuyorsunuz" dedi Nico. Cehennem tazıları üzgünce uzaklaştılar.

"Teşekkür ederim" dedi Jenny rahatlamışçasına.

"Önemli değil canım" dedi Nico'da. Sanrım Nico kendini biraz fazla kaptırmıştı.

"Söylemiştim" dedi Luke'un sesi beynimin içinde. Ona cevap vermedim. Haklı olduğunu biliyordum. O sırada babamın taht salonuna girdik. Oda hala aynı dekorasyondaydı. Babam hala değiştirmediği için çok mutlu olmuştum. Ama odanın en köşesinde de bir piyano vardı!

"Bu da nereden çıktı?" diye sordum Nico'ya. Gülmeye başladı.

"Persephone'nin doğum günü hediyesi. Kendisine almış. Her akşam babama konser veriyor. Babam gerçekten kafayı yemek üzere" dedi. Bende güldüm. Babamın piyano konçertosu dinlediğini hayal edemiyordum.

O sırada babam yanımıza geldi.

"Merhaba konuklarım, merhaba çocuklarım" dedi.

"Selam baba. Jenny ile tanışmıştın" dedim.

"Evet. Onu burada göreceğimi sanmıyordum. Sarayıma teşrifinizi neye borçluyum Zeus'un kızı" dedi.

"Ben çağırmıştım. Umarım sorun olmaz" dedim. Babam bira düşündü.

"Umarım olmaz. Benim bir iki küçük işim var ve ikinizden biri bana yardım etse hiç fena olmaz" dedi babam.

"Ben yardımcı olabilirim" dediğim anda Jenny atıldı.

"Ama bana burayı gezdireceğine söz vermiştin!" Haklıydı, söz vermiştim. Ama babam bun karardan pek hoşlanmamıştı.

"Tamam o zaman. Nico, sen benimle gel" dedi ve gitti. Nico Jenny'ye gülümsedi ve babamı takip etti. Jenny'nin planını anlamıştm.

"Luke, senin artık gitmen gerekmiyor mu?" diye sordu.

"Hayır, gerek yok" dedi. Ama Jenny'nin gözleri yine şimşek gibi parlamaya başladı.

"Bence gitmelisin" Luke'a baktım ve:

"Sorun yok Luke, gidebilirsin" dedim. Ama Luke'u göndererek ne büyük bir hata yaptığımı keşke o zamandan bilebilseydim!
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Jennifer Amy Carter
Zeus'un Çocuğu
Zeus'un Çocuğu
Jennifer Amy Carter


Mesaj Sayısı : 242
Kayıt tarihi : 16/08/10

Jenny'nin Şeytani Planı Empty
MesajKonu: Geri: Jenny'nin Şeytani Planı   Jenny'nin Şeytani Planı Icon_minitimeÇarş. Ağus. 25, 2010 4:06 am

"Hades'in kızı çok kararsız. Şu an için tanrıların yanında ama onu kendi tarafımıza çekebiliriz. Sadece onu ikna etmen gerekiyor. Luke yanındayken onu ikna edemezsin. Nico ve Stella senin en kolay avların olacak. İkisiyle de yalnız kalmaya bak"

Nico babasıyla gittikten sonra yapmam gereken şey Stell ile başbaşa kalmaktı. Luke'u yolladıktan sonra Stell ile oturduk.

"Sana içecek bir şeyler sunamadığım için özür dilerim ama bu benim de babamın evine 5. ya da 6. gelişim" dedi Stell gülümseyerek.

"Önemli değil. Dekorasyon çok hoş. Eline sağlık Stell" dedim. Sonra da asıl konuya girdim.

"Tanrılar hakkında ne düşünüyorsun?" diye soruverdim. Biraz şaşırmıştı.

"Tanrılar... Tanrılar çok sinir bozucu. Babamı yeraltına yolladıkları yetmiyor, bir de bana sataşıp duruyorlar. Poseidon her melezi kampa geldiği ilk haftadan ziyaret ediyor, beni anca geçen hafta görmeye geldi. Zeus desen beni öldürmek için fırsat kolluyor. Beni sadece babam seviyor, o da en az benim gördüğüm kadar kötü muamele görüyor. Olimpos'ta tahtı bile yok!"

Tam da Kronos'un düşündüğü gibiydi. Stell'i tuzağıma düşürmem an meselesiydi.

"Peki neden hala tanrılar için çalışıyorsun?" diye sordum. Bir an düşündü.

"Çünkü titanlar tanrılardan çok daha kötü. Onlar dünyayı kurtarmayacak, daha da batıracak!" dedi Stell. Ama buna o da inanmıyor gibiydi.

"Bize öyle öğretildi Stell. Sen titanların tanrılardan kötü olduğuna gerçekten inanıyor musun?" dedim. Stell'in irkildiğini gördüm.

"Ama Kronos kendi çocuklarını yemişti. Sen onun hala iyi olduğunu düşünüyor musun?"
dedi.

"Beni değersiz bir eşya gibi satmaya çalışan babamdan iyi olduklarına eminim" dedim. Stell durdu. Arada kalıp bocaladığını görebiliyordum.

"Benim... Benim gitmem lazım. Seni de yollayayım" dedi ve bir anda kendimi Melez kampında buldum. Ama Stell'in de yakında tarafımıza geçeceğinden emindim...

(Stell son postunu yaz, bitirelim)
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Stella Fabiano
Hades'in Çocuğu
Hades'in Çocuğu
Stella Fabiano


Mesaj Sayısı : 915
Kayıt tarihi : 20/08/10

Jenny'nin Şeytani Planı Empty
MesajKonu: Geri: Jenny'nin Şeytani Planı   Jenny'nin Şeytani Planı Icon_minitimeÇarş. Ağus. 25, 2010 8:41 am

Koşarak Elsiyum tarlalarına gittim. Luke'u bulmam gerekiyordu. Neyse ki dünyada yaşamış çok fazla iyi insan olmadığı için onu hemen bulabildim.

"Luke! Sen titanla tanıştın. Söyle bana, tanrılardan daha mı iyiydi?" diye sordum. Luke şaşırmıştı.

"Ah, hayır! Kız senin zihnini bulandırmaya başlamış bile! Bunu aklına bile getirme. Kronos'la tanıştığımı kendin söyledin, o halde bana güven, titanlar tanrılardan çok daha kötü. Evet, tanrıların mükemmel olduklarını söylemiyorum ama titanlardan çok daha iyiler, güven bana" dedi. Ben bunu Kronos'a katılmak için sormuyordum ama. Aklımda yeni bir plan vardı.

"Sana çok önemli bir şey söylemem gerekiyor" dedim ve Luke'u çekiştirerek tekrar babamın sarayına getirdim. Babam ve Nico'da taht salonunda oturuyorlardı.

"Baba! Bana durumundan memnun olup olmadığını söyle!" dedim. Babam şaşırmıştı.

"Durumumdan çok memnunum. Çok yetenekli çocuklarım ve anlayışlı bir karım var" dedi.

"Onu kast etmiyorum. Olimpos'ta bir taht istemez miydin? Olimpos'ta yaşamayı, en az diğer tanrılar kadar çok saygı görmeyi?"

Tabi babamda isterdi bunu.

"E,evet. Ama nereden çıktı bu şimdi durup dururken?" dedi.

"Bir fikrim var. Ama önce öğrenmem gereken şeyler var. Baba, eğer bir tanrının tüm güçlerini alırsak, ona ne olur?” diye sordum. Hepsi bana döndüler.

“Bunu neden soruyorsun?” dedi Nico.

“Bana cevap vermelisiniz. Sanırım elimde hem babamı Olimpos’un baş tanrısı yapabilecek, hem de şu Kronos sorununu tamamen çözecek bir bilet var”

Tabi bu fikir Nico’nun hemen sırıtmaya başlamasına sebep oldu. Düşüncesi bile çok güzeldi. Eğer Olimpos’taki en küçük tanrının çocuğuysanız bile Hades’in çocuklarından çok saygı görürsünüz. Bizim yerimizde olmadan hiçbir melez bu düşünceleri anlayamaz. Dolayısıyla kendinizi boşuna zorlamayın, sizin için hiçbir anlamı yok.

“Bunu nasıl yapacaksın?” diye sordu Luke. O da bizim için yaşamanın ne kadar zor olduğunu biliyordu.

“Önce cevap vermeniz gerekiyor”

“Tanrı yok olur. Ölümsüzse bile unutulur. Doğa Tanrısı Pan’ı düşün. Onlardan geriye pek bir şey kalmaz” dedi babam.

“Kronos’a katılmış gibi yapacağım ve en sonunda daha o canlanmadan bir şekilde onun güçlerini alacağım” dedim. Birden herkes sessizleşti. Sonra da Luke dahil hepsi gülmeye başladı.

“Gerçekten Kronos’un yanına katılmış numarası yaptığın zaman onun gibi düşünmeye başlamayacağını mı sanıyorsun?” dedi Luke.

“Düşüncelerimi koruyabilirim. Kronos canlanmadan onu yok edebilirim. Sizde yardımcı olursunuz. Hem içerden bir ajanınızın olması daha iyi olmaz mı?”

Babamın içten içe bana hak verdiğini biliyordum. Babamın ve herkesin. Ama nedense bir türlü ikna olmuyorlardı.

“Her şeyi yapmış olsan, Kronos’un iç işlerine karışıp güvenini kazansan bile onu nasıl yok edeceksin? O senin bedenine girmeden ve öyle olduğu zamanda kendini feda etmeden Kronos’tan kurtulamazsın” dedi Luke. Bunu ondan iyi kim bilebilirdi ki? Babamın verdiği parmağımdaki kurukafa şeklindeki yüzüğü çıkarttım. Sonra da onu yeni kılıcım Kıyamet’e çevirdim. Onu açtığım anda etrafımızda simsiyah ruhlar ortaya çıktı. Nico olduğu yerden sıçradı.

“Lanetli silah bende. Kronos’u kesinlikle yok edebilirim” dedim. Babamın kaşları çatılmıştı.

“Bu çok tehlikeli Stella. İzin veremem” dedi babam. Canım babamın endişesini anlıyordum. Ama bunu yapmak zorundaydım! Başarmalıydım!

“Sen bana bırak baba. Bunu başarabilirim” dedim. Babam bana sarıldı ve içini çekti. Benim gitmemi istemediğini biliyordum.

“İzin vermek istemiyorum. Ama senin zaten benden izin istemediğini de biliyorum. Sen hep başının dikine gidersin. Kendine dikkat et kızım” dedi. Ah, canım babam!

“Söz veriyorum babacım” dedim.

Nico’da elini omzuma koydu.

“İstersen sana yardımcı olabilirim” dedi gülümseyerek.

“Gerek yok Nico. Seni de tehlikeye atmamalıyım” dedim. Babam beni bırakınca Nico sarıldı.

“Kendine iyi bak abla” dedi. Gülümsedim.

“Teşekkür ederim kardeşim”

Babam ve Nico’nun bana sarılması gayet doğaldı ama beni en çok şaşırtan şey Luke’un da bana sarılmasıydı!

“Kendine dikkat et” diye fısıldadı o da. Neden herkes bana çaylak melez muamelesi yapıyordu ki? Ben ne zamandır kahramanlıklar yapıyordum, neden şimdi bana çömezmiş gibi davranıyorlardı?

“Bunu başaracağıma inanın lütfen” dedim hepsine genel olarak.

Bu benim giriştiğim en önemli görev olacaktı. Bakalım Lucy olmadan altından kalkabilecek miydim?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Jenny'nin Şeytani Planı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Şeytani Bakışlar
» 2. Kehanet (Tartarus) Şeytani fikir kişi değiştiriyor...

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Olimpos Rpg :: Yeraltı Dünyası :: Hades'in Sarayı-
Buraya geçin: