Kötü bir gecenin ardından Cedric yatağından kalkmak istemiyordu. Çünkü dün Botanik dersi sınavı kötü geçmişti. O üzüntüyü atmak için arkadaşları ile gecenin birine kadar gezmişlerdi. Eve geldiğinde annesiyle geç geldiği için tartışmıştı. Birde o iğrenç ve pislik üvey babasını görmek istemiyordu. Cedric gerçek babasını tanımıyordu. Annesi ona babası ile ilgili hiç bir şey söylememişti. Aslında Cedric annesine babası ile ilgili herhangi bir soru sormamıştı. Bu konuyu daha sonra annesi ile konuşmaya karar verdi.
Sonunda Cedric kalkmaya karar vermişti. Yorganından başını çıkartıp saate baktı ve "Aman tanrım Lithius gelcekti" diye bağırdı. Annesi Cedric'in odasına geldi. Ani bir korkuyla
"Noldu Cedric"(?) diye bağırdı. Cedric biraz üzüntü ile "Lithius geldi mi" (?) diye sordu annesine. Annesinin gülümsemesi Cedric’in dikkatini çekti “Ne oldu anne neden gülüyorsun” (?) diye sordu. Annesi “Bunun için mi bağırıyorsun Cedric? Geldi evet aşağıda seni bekliyor. Aşağıya in seninle bir şey konuşacağız. Lithius’unda seninle konuşacakları var acele et.”
Cedric üstünü giyinip aşağıya merak içinde inmişti. Lithuis üzgün görünüyordu. Annesine döndü annesi gözüyle ona oturmasını işaret etti.Cedric oturdu, bir bardak su içti ve annesi ile Lithius’a döndü. “Ne oldu benimle konuşacağınız mesele neydi” (?) diye sordu. Annesi ilk önce davranıp konuşmaya başladı “Seninle konuşacağımız mesele babanla ilgili. Senin baban bir Olimposlu oğlum. Tanrılar arasında ki Haberleri taşıyan en önemli Taşıyıcılardan dır. Olimpos’ta çok sevilen bir kişidir.” dedi ve Cedric’e döndü. Cedric şaşırmıştı. Şaşkınlıkta ağzı açık kalmıştı. Sonra Lithius kotunu çıkarmaya çalışıyordu. Cedric heyecanla “Ne yapıyorsun la sen.“ dedi. Lithius Cedric’e döndü ve konuşmaya başladı “Ben senin koruyucunum. Ben bir satirim. Yani yarı insan yarı keçiyim. Seni korumakla görevlendirildim. Son olarak ta artık senin Melez Kampına gitme zamanın geldi.” dedi. Cedric’in annesine döndü “Artık zaman geldi Sofi. Ben dışarı çıkıyorum hazırlanın gidelim kampa. Sen arabayı kullanırsın Sofi.” dedi ve dışarı çıktı. Cedric annesine döndü "Vay canına ya babam bir Olimposlu ve ben bunu yeni öğreniyorum.” dedi ve annesine döndü. Annesi “Bunları daha sonra konuşuruz Cedric önemli olan sağlıklı bir şekilde Kampa varman gerek. Hazırlan Cedric hadi” dedi. Birlikte dışarı çıktılar. Arabaya bindiler ve değişik yollarla Melez Kampına doğru yola çıktılar.
Melez Kampı’nın girişine geldiler. Annesi “Benden buraya kadar Cedric görüşürüz” dedi. Vedalaştılar ve Cedric ile Lithius Kampa girdiler…