Savaş Tanrısı ve Athena'nın Kızı ~~

Mesaj Sayısı : 72 Kayıt tarihi : 31/10/10

Bu sahil kesinlikle Kamp genelinde en sevdiğim yerlerden biri olmaya aday. Ciddi anlamda hemde. Daha önce toprağın ve suyun birleştiği yerleri ne kadar sevdiğimden bahsetmişmiydim ?Ah her neyse benim uçuk kaçık fikirlerimi duymaya hiç gerek yok. Kamp düşündüğümden daha eğlenceli geçiyor ve sürekli savaş tekniklerinde biraz daha ilerlediğimi hissedebiliyorum. Üstelik annemin bana hediye ettiği halhalları kullanmayı öğrenmeyi başarabiliyor gibiyim. İlk seferinde çizmeye dönüştüklerinde korkudan ufak dilimi yutacak gibi olmuştum ancak şimdi onların kullanım şekillerini oldukça iyi bir şekilde anlamış gibiyim.

Yine de sahilde onları dönüştürüp ayakkabılarıma kum kaçırmaya hiç niyetim yok! Bu nedenle kumların üzerinde oturup tatlı tatlı suların kıyıya vuruşunu izlerken, Poseidon'un hala beni öldürmeye kalkışmamış olmasına içten içe bir minnettarlık duyuyorum. Bu anneme ihanet etmek olamaz, öyle değil mi? Zannetmemekle birlikte duygularımın saflığının tanrılara ulaşacağına adım gibi eminim.

Ayaklarımı hafifçe kuma gömüp dizlerimi kendime doğru çekiyor ve esen rüzgarlara tatlı tatlı gülümsüyorum. Bir melez olmaktan hiç bu kadar hoşlandığımı hatırlamıyorum, üstelik daha yeni melez olmaya başlamama rağmen. Ve ahh bu melezlik çok çirkin bir kelime gibi geliyor kulağa! Yarı-tanrı falan? Ahaha evet kesinlikle çok karizmatik! Ama bu kadar çok yarı tanrı? Karşıma bir tanrı çıksa da ona burada kaç melezin olduğunu sorabilsem keşke. Acaba istediğimi dikkate alırlar mı ki?

Tanrı Mesaj Sayısı : 573 Kayıt tarihi : 17/10/10

Afrodit meşgul olduğu zaman zamanımı Long Island kıyılarında geçirirdim. İşte yine öyle bir gündeydim. Athena beni görse ne kadar kızar diye düşündüm. Ama kafama takmadım. O sırada ilerde birini gördüm. Galiba bir melezdi. Normalde yanına bile uğramazdım ama bu melez biraz farklı gelmişti. Yanına doğru yavaşça ilerledim. İlk önce beni fark etmedi fakat iyice yaklaştığım zaman beni fark edip arkasını dönüp bana baktı. Beni görünce bir şey söyleyecekti ama ben daha hızlı davranıp:

-Kimsin ? dedim.

Mesaj Sayısı : 72 Kayıt tarihi : 31/10/10

Hissettiğim yoğun enerjiyle birlikte arkamı dönmüştüm ki karşımda ki heybetli kişiyi görünce gözlerim artık alışık oldukları bir biçimde fal taşı misali açılmıştı. Kimsin mi? Harika. Konuş konuşabilirsen Aqua.

Eğer dudaklarımı aralarsa, kekeleyeceğini bildiğinden dolayı öncelikle hafifçe yutkunmayı seçmiştim. Hemen sonrasında da hızla ayağa kalkıp nazik bir şekilde selam vermiş, yüzümü yerden yukarıya çevirmeden kendimden belki de beklenmeyecek gürlük ve kendinden eminlikle konuşmuştum;

'Bendeniz Aquamarine Britannia. Tanrıçam Athena'nın kızıyım. Sizi selamlıyorum.'

Bay? Erkek birçok tanrı vardı ama şu anda hissettiğim buram buram meydan okuma bana sadece tek bir kişinin adını fısıldıyordu. Aklımdan tanrı Ares geçiyordu ancak bunu dışarıya vurduğum takdirde yanlış bir tahminle onu kızdırabileceğimden susmayı seçiyordum. Birkaç saniye sonra derin mavilikteki gözlerimi yukarıya kaldıracak cesareti bulabilmiş ve oldukça etkileyici simaya bakarak konuşmaya başlamıştım;

'Umuyorum ki, sizi kızdıracak bir şey yapmamışımdır.'

Tanrı Mesaj Sayısı : 573 Kayıt tarihi : 17/10/10

Selam vermişti? Bunu bana uzun zamandır hiç kimse yapmamıştı. Galiba sert konuşmamdan kim olduğumu anlamıştı. Bu yüzden yere bakan yüzünü kaldırdı ve:

-Umuyorum ki, sizi kızdıracak bir şey yapmamışımdır, dedi.

Beni kızdıracak mı? Hayır, henüz beni kızdıracak bir şey yapmamıştı. Ama ileride yapacağından emindim. Sonuçta Athena'nın kızıydı. Ama yine de henüz düşmanım değildi. Bu yüzden kibarlığına cevap vermeliydim.

-Galiba kim olduğumu anladın ama yinede söyleyeyim.Ben Savaş Tanrısı Ares! Henüz beni kızdıracak bir şey yapmadın. Umarım ilerde de yapmazsın. Sonuçta benimle dalaşmak başına büyük belalar açar. Neyse, burda ne arıyorsun bakalım söyle?

Elimden geldiğince kibarlaşmıştım. Ama yine de ona karşı epey serttim galiba. Karşımda kısa süren bir sessizlikten sonra konuşmaya başladı...

Mesaj Sayısı : 72 Kayıt tarihi : 31/10/10

Hafif bir yutkunmadan sonra sesimin tekrar güçlü ama saygılı çıkmasına izin vererek konuşmaya başlamıştım;

'Ben sadece... Biraz düşünmek istemiştim hepsi bu.'

Güzel bir cevap olduğundan emin değildim doğrusu ama bunlar gerçeklerdi! Ek olarak tanrılarla nasıl konuşmam gerektiğine hala tam olarak emin değildim. Ek olarak karşıma Apollon gibi güneş ya da Demether gibi baharı temsil eden bir tanrı / tanrıça çıkmamıştı. Karşımda Ares duruyordu! Yine de bana kızgın olmadığını anlamak için dahi olmama gerek yoktu. Sertliği, doğasından geliyor olmalıydı. Hafifçe tebessüm ederek konuşmaya başlamıştım şimdi, saygıdan kusur etmeyerek;

'Sizinle dalaşmak isteyeceğim en son şey olur elbette. Aslında burada amaçsızca dolaşıyordum ama sizin gibi güçlü bir tanrıyla karşılaşmak benim için bir onurdur Ares.'

Tüm tanrılar güçlüydü aslında değil mi? Yine de Ares'in yapabileceklerinden haberim vardı ve dediklerimde ciddiydim. KESİNLİKLE onunla dalaşmak istemezdim. Henüz yeni bir çaylaktım ve başıma o kadar büyük bir bela alacak kadar canıma susamamıştım!

Tanrı Mesaj Sayısı : 573 Kayıt tarihi : 17/10/10

Şaşırmıştım. Şu ana kadar gördüğüm en saygılı Athena kızıydı. Bana böyle davranan birine karşı kaba olamazdım. Bu yüzden kibrimi bir yana bıraktım ve konuşmaya başladım:

-Demek amaçsızca dolaşıyordun. Ben de bir süredir senin gibi burada dolaşıyorum. Seni daha önce hiç görmemiştim, sanırım daha burada yenisin. Ee söyle bakalım bizimkiler sana her yeni gelene yaptıklarını yaptılar mı? Yapmadılarsa dikkatli ol derim. Her an yapabilirler.

Mesaj Sayısı : 72 Kayıt tarihi : 31/10/10

Bizimkiler? Ah... Çocuklarından bahsediyor olmalıydı.

Dudaklarımı hafifçe ısırarak kampa geldiğimden beri başıma kötü bir olayın geçip geçmediğini düşünüyordum. Neden sonra herhangi kötü bir olayın olmadığını anlayarak gülümsememin büyümesine izin vermiştim;

'Doğrusu melezleriniz bana karşı herhangi bir şey yapmadılar Ares, ama uyarınız için size minnettarım. Hatta oğullarınızdan biriyle arkadaş olduğumu söylemek yanlış olmaz zannedersem. Merak ediyorum, sizinle konuşmam yanlış bir şey mi Ares? Athena'nın kızı olarak yani. Eğer öyleyse çocuklarınızla iyi geçiniyor olduğumu bilmenizi isterim. Annemin bana 'onlardan nefret et' dediğini hiçbir zaman hatırlamıyorum ne de olsa.'

Tanrı Mesaj Sayısı : 573 Kayıt tarihi : 17/10/10

Demek şakayı yapmamışlardı. Bu güzeldi. Hatta onlardan biriyle arkadaş olmuştu ha? Bu daha da güzeldi. Sonunda Athena'nın çocuklarından bir insan evladı çıkmıştı. Bu güzel bir haberdi. Sonunda Athena'nın her çocuğu düşmanım olmayacaktı böylece halihazırda bir çok düşmanım vardı ve bir de onlarla uğraşmak zorunda olmayacaktı. Güneş batıyordu. Hava yakında kararacaktı. Artık gitmeliydi.

-Hımm. Benimle konuşman yanlış bir şey değil. Ama annen benimle konuştuğun için kızabilir. Annenle olan rekabetimiz zaman zaman nefrete dönüştü fakat şu an için sadece rakibiz. Aramızda şu an için bir kin yok. Yani en azından benim içimde kin yok. Hava kararıyor. Artık gitmelisin. Bu arada Poseidon'un seni neden hala öldürmediğini merak ediyorsun. Poseidon annenle düşman senle değil. Bu yüzden korkma. Bir şey yapmaz.

Mesaj Sayısı : 72 Kayıt tarihi : 31/10/10

Son duyduklarımla birlikte gözlerimi şaşkınca kırpıştırmaktan kendimi alamamıştım. Poseidon, Medusa, annem? Nasıl yani, düşman değiller miydi? Derin bir nefes bırakmamla birlikte tanrı Ares'te bunu anlamış olmalıydı. Acayip rahatlamıştım ve şu ana kadar kendimi denizden uzak tutmamın tek sebebinin aslında ortada olmadığını öğrenmiştim! Yarın kesinlikle kendimi göle atmam gerekecekti! Ahhh eğer bir tanrı olmasaydı Ares'e sarılabilirdim!

Neşemin gözlerime yansımasına engel olamayarak neredeyse titrek bir şekilde hafifçe öne eğilip tekrar doğrulmuştum. Sonrasında da sesim gayet neşeli dökülmüştü dudaklarımdan;

'Ah teşekkür ederim! Bu gerçekten harika bir haber! Umarım annemle aranız düzelir Ares, ve sizinle tanıştığıma çok memnun oldum. Saygılarımı sunuyorum..'

Ufak bir selamlamanın hemen ardından geldiğim yoldan kulübeme dönmeye başlamıştım. Cidden, kendimi harikaa hissediyordum! Bir de annemden azar yemezsem süper olacaktı hani!

» Savaş Tanrısı'nın huzurunda
» Ares ?! Savaş tanrısı ?
» Savaş Tanrısı ile tanışıyorum
» Savaş Tanrısı, kendi oğluna da karşı!
» Son Savaş --1--